Çevreden ve vücuttan alınan duyu bilgisinin anlamdırılıp bunun için uygun olan davranışın oluşturulmasına duyu bütünleme adı verilir. Çevre ile olan etkileşimimizde vücudumuzu etkili bir şekilde kullanabilmemiz için çevremizden ve vücudumuzdan gelen duyuları yönetmeyi sağlayan nörolojik bir süreçtir. Beyin bu işlemi günlük yaşam aktivitelerinde kullanır.
Duyu bütünleme başka bir deyişle duyu tecrübelerimize verilen amaca yönelik, anlamlı yanıtlar oluşturmak için çevreden ve vücuttan alınan duyu bilgisinin anlamdırılmasıdır. Öğrenme gerçekleşmesi için anlamlı aktivite ile beyni geliştirerek duyusal motor gelişimi sağlamaktadır. Duyusal motor gelişimi için kişinin çevreyle iletişim halinde olması gereklidir. Doğru iletişim sinir sisteminin değişme kapasitesini sağladığı ve beyin gelişimini şekillendirdiği için duyu bütünleme eğitimi için duyu-motor aktivite önemlidir.
Duyu bütünleme teorisine göre öğrenme beyinin bir işlevidir ve öğrenme güçlükleri sinir sistemi fonksiyonlarında sapmayı gösterir. Öğrenme güçlüğü yaşayan kişilerin duyusal ve motor sorunları vardır. Duy bilgilerinin bütünleştirilmesi ve algılanmasında zorluk çekerler. Duyusal uyaranları bütünleştirememe öğrenme ve davranışsal sorunlara neden olur. Bu durum duyu bütünleme bozukluğudur. Öğrenme güçlüğü olan diğer yaklaşımlardan farklı olarak duyu bütünleme yaklaşımı strandart beceri çalıştırmaz. Beynin motor planlama, algılama ve anlama kapasitesini arttırma yolunu hedefler.
Yaygın Görülen duyu Bütünleme Bozuklukları
Yaygın görülen duyu bütünleme bozuklukları şu şekildedir:
Duyu Bütünleme Bozuklukları Tedavisi
Duyu bütünleme eğitimi öncesi duyu bütünleme sorunları göz önüne alınarak duyu işlemleme sorunları ve bu sorunların günlük yaşam aktivitelerine olan etkileri değerlendirilir. Duyu bütünleme eğitimi hizmetlerinde ilk olarak içsel motivasyonunun kontrol altında olması, uyaranları tolere edebilir halde olması ve aktif katılması gereklidir. Çocuğun aktif katılması her zaman öğrenmeyi daha kolay hale getirir. Oyun ve iletişim boyunca öğrendiği bilgileri günlük yaşam aktivitelerine kolay bir şekilde adapte eder.
Her zaman çocuğun kişisel gereksinimleri doğrultusunda duyusal stratejiler kullanılarak duyusal uyaranlar planlanır ve uygun duyusal diyet tercih edilir. Her çocuk birbirinden farklı olduğu gibi farklı duyusal özelliklere sahiptir. Bu sebeple farklı müdahale planları içerir.
Tedavinin evde de etkin bir şekilde devam ettirilebilmesi için aileye eğitim verilir ve yine çocuğun duyusal özelliklerine göre oyun, okul ve ev ortamı düzenlemesi yapılır.